Please click here for the english version.

Square Enix Onursal Başkanı Yasuhiro Fukushima’yı gitmesine son on beş dakika kala yakaladım, dolayısıyla sadece iki tane soru sormaya vaktim oldu. Ancak özellikle ilk soru sorulması gereken en önemli sorulardan birisiydi bana kalırsa, dolayısıyla kısa ama tatmin edici bir röportaj oldu.

Oruç : Fez’in yapımcısı Indie geliştirici Phil Fish geçtiğimiz günlerde “Japon oyunları berbat” demişti. Bu lafından sonra özür diledi ve aynı sözü daha kibar ve düzgün bir şekilde söyleyebileceğini, ancak argümanının arkasında olduğunu söyledi. Bu sözler oyuncuları ve oyun endüstrisini ikiye böldü: Bir kısım Japon endüstrisinin olduğu gibi kalması gerektiğini söylerken, bir kısım japon oyun endüstrisinin JRPG’lere bu kadar odaklanmaması gerektiğini savundu. Hatta dördüncü oyuna kadar Resident Evil serisinin yapımcılığını üstlenen eski Capcom yapımcısı Shnji Mikami bile bütün oynadığı oyunların batılı geliştiriciler tarafından tasarlanmış yapımlar olduğunu, Japon oyun endüstrisinin batıyı örnek alması gerektiğini söyledi. Bu konudaki düşünceleriniz nelerdir?

Yasuhiro Fukushima: Biz Square Enix olarak uzun süre önce yalnızca JRPG’lere odaklanmayı bıraktık. Şu anda bir çok farklı türde ve farklı platformlara oyunlar üretiyoruz. Mobil platformlar için tasarladığımız  bazı oyunlar finansal anlamda oldukça başarılı oldu ve yapım başına firmaya 1 milyon – 5 milyon arasında gelir getirdi. Sınırlarımızı zorluyoruz ve bunun sonucunda fazlasıyla iyi sonuçlar alıyoruz. Bize kalırsa doğulu ve/veya batılı her firma bütün oyun türlerinde oyunlar üretmeyi denemeli ve bu anlamda herkes Square Enix’i örnek almalı.

O: Bir çok Türk oyun stüdyosunu ziyaret ettiniz ve bir çok yapımcıyla bir araya geldiniz. İzlenimlerinizi aktarabilir misiniz?

Y. F: Bazı Türk firmalarının teknolojileri tam anlamıyla dünya standartlarında ancak şu anda Türkiye’deki pazar boyutu oldukça küçük. Ancak mobil platformlara daha çok oyun yapılması sayesinde ölçüler gözle görülür anlamda büyüyecektir. Bu yüzden pazar büyüklüğünü dert etmiyor ve gelecek olan büyümeyi dört gözle bekliyoruz

O.: Röportaj için çok teşekkür ederim.

Y. F: Ben teşekkür ederim.